top of page

Başarı, başarısızlığın olumlu kullanımından başka bir şey değildir: Çocuk ve genç sporcularda tükenmişlik




Genç yaştaki atletler için sporun amacı aktif olmak, eğlenmek ve temel becerileri öğrenerek ve uygulayarak olumlu bir spor deneyimi kazanmaktır. Çocuklar ve gençler için spor yapmanın algılanan ve gerçek faydaları fiziksel, fizyolojik ve sosyal gelişim dahil olmak üzere çok sayıda ve çeşitli alanı kapsıyor. O zaman neden çok fazla genç, ilk başlarda hem olumlu hem de kendilerini güçlendiren bu aktiviteden uzaklaştı?


Her yıl binlerce genç sporcu spor müsabakalarına katılmayı bırakıyor. Bu atletlerin çoğu sporu başka ilgi alanlarından dolayı bıraksa da önemli bir kısmı sporla ilgili deneyimlerinden dolayı bırakıyor. Yoğun antrenman ve yakın yetişkin gözetimi ile baskı dolu müsabakalar, genç atletler için büyük bir strese neden olabilir. Eğer bu stres uzun bir süre boyunca yüksek seviyede devam ederse, atletler tükenmişlik sendromu yaşayabilir ve devam etme isteklerini kaybedebilirler.


Tükenmişlik Sendromu

Tükenmişliğin evrensel olarak kabul edilmiş bir tanımı yoktur. Henschen’e göre tükenmişlik, başarması gerçeğe önemli ölçüde aykırı olan bir amaca ısrarcı bir adanmışlıktan dolayı ortaya çıkan zihinsel, duygusal ve fiziksel yorgunluktur. Tükenmişliği gözlemlemek ve tarif etmek, onu açıklamaktan çok daha kolaydır. Bu nedenle tükenmişliğin genellikle beraberinde getirdiği belirtileri ve koşulları tespit etmek faydalı olacaktır. Tükenmişlik genelde aşamalı olarak başlayan olumsuz bir durumdur. Enerjisizlik, yorgunluk, uykusuzluk, depresyon, gerginlik, asabiyet, öfke, baş ağrısı ya da başka fiziksel rahatsızlıklar, azalmış performans, tüm başarısızlıkları içselleştirme eğilimi, sporla ilgili hayal kırıklığı, özgüven kaybı ve geri çekilme gibi belirti ve durumların farklı kombinasyonlarını içerebilir.


Tükenmişliğin birçok kurbanı spora katılımlarını tamamen bıraksa da tüm devam etmeyen genç atletlerin tükenmişlik sonucu sporu bırakmadığını belirtmek önemlidir. Hatta, genç sporcuların sayısındaki düşüş üzerine olan araştırmalar değişen ya da çatışan ilgilerin çocukların sporu bırakmasının açık ara en yaygın sebebi olduğunu göstermiştir. Bunu oyun için vakit olmaması, yarışma üzerindeki aşırı vurgu, sıkılma, rekabete dayalı stres, antrenörü sevmeme ve eğlenmeme gibi daha olumsuz ve önlenebilir sebepler takip etmiştir.


Smith’in Atletik Tükenmişlik Hakkında Bilişsel-Duygusal Modeli

Genç sporcularda çekilmeyi açıklamak için Smith (1986) atletik tükenmişliğin bilişsel-duygusal modelini öne sürmüştür. Bu model durumsal, bilişsel değerlendirme, fizyolojik ve davranışsal unsurları içerir. Bu dört faktör bir atletin uzunca süre devam eden deneyimini tanımlamak için birbiriyle etkileşim içinde olur.


Durumsal unsur sporcunun çevresini kapsar ve sporcunun üzerine yerleştirilen talepleri belirler. Sporun doğası ve sporcunun antrenörü, ebeveynler ve takım arkadaşları sporcunun nesnel durumuna katkıda bulunan birkaç faktöre örnektir. Spor psikologları genç sporcular için bir stres kaynağı olarak birçok durumsal faktör tespit etmiştir. Bunlardan bazıları düşük seviyede başarı, antrenörlerle zorluklar, rekabete yönelik talepler, zaman ve enerji talepleri, sıkı denetim ve bağımsızlıktan mahrum olmaktır. Ayrıca, normalde taleplerin kaynakları geçtiği ve aşırı yüklendiği bir durum olarak görülse de stres sporcuların günlük deneyimleri onların ilgilerini tutmak için üzerlerine yeterli talep koymadığında da kapasitenin altında yük alma sebebiyle oluşabilir. Böyle bir durumda, stres durgunluk ve sıkılma olarak deneyimlenir. Durumsal faktörlerin sporcuların hissettiği stres üzerinde önemli bir rolü olsa da sporcunun durumu hakkında kendi bilişsel değerlendirmeleri ve başa çıkma becerisi yaşadığı stresin seviyesini belirler. Örneğin, iki sporcu büyük bir kalabalık önünde performans sergilemeye çok farklı şekilde bakabilir. Birisi heyecan verici ve eğlenceli olarak değerlendirirken, diğeri aynı kalabalık önünde olmayı tehdit içeren ve kaygı üreten bir şey olarak düşünebilir.


Smith’e göre aşırı ve yersiz stres tepkileri çoğu zaman sporcuların doğru olmayan ve çarpıtılmış bilişsel değerlendirmelerinin sonucudur. Genç sporcular kolayca ebeveynlerinin iyi niyetli davranışlarını yanlış yorumlayabilir ve sonucunda kendileri üzerine gereksiz bir baskı koyabilirler. Örneğin, “kazanmam gerek yoksa ebeveynlerim benim bir başarısızlık örneği olduğumu düşünecek” gibi mantıksız bir inanca sahip olan sporcular kendi üzerine yersiz bir stres yüklerler. Eğer sporcuların algılanan talepleri uzun bir süre boyunca kendi algılanan tepki yeteneklerini aşarsa, tükenmişlikle ilgili tipik olumsuz bilişler meydana gelir. Düşük başarı algısı, öğrenilmiş çaresizlik durumu ve yapılan aktivitenin anlamını kaybetmesi bu gibi bilişlere örnek olabilir.


Eğer durumun bilişsel değerlendirmesi bir tehdit olduğunun sinyalini verirse, vücut sporcunun durumun üstesinden gelmesine yardımcı olmaya yönelik fizyolojik tepkilerle cevap verecektir. Bir tehdit algılanmasına karşı verilen tipik tepkiler gerginlik, kaygı, halsizlik ve hastalıktır. Bu fizyolojik tepkiler sadece daha sonraki davranışsal tepkileri etkilemekle kalmaz, sporcuların bilişsel değerlendirmelerini etkilemek için geri bildirim de sağlar. Böylelikle sporcuların yaşadığı devamlı olumsuz etkiler ruhsal durumlarını daha da yıpratır.


Durumun bilişsel değerlendirmesi ve fizyolojik tepkiye bağlı olarak sporcular davranışsal tepkiler verirler. Bu davranışlar hem görev odaklı hareketleri (nasıl bir performans gösterdikleri), hem de baş etme odaklı hareketleri (yaşadıkları strese nasıl yanıt verdikleri) içerir. Bu davranışların daha ileri sonuçları sporcunun sosyal destek çevresinden uzaklaşması olabilir, bu da daha çok strese neden olur. Ve son olarak tükenmişlik yaşayan sporcular geri çekilebilir.


Bu dört unsurun her biri sporcunun kişilik ve motivasyonundan etkilenebilir. Feigley’e göre üç kişilik tipi sporcuları tükenmişliğe daha yatkın hale getirebilir. İlki mükemmeliyetçiliktir. Mükemmeliyetçiler kendileri için yüksek ve çoğu zaman gerçekçi olmayan standartlar koyarlar. Bu gibi bireyler yüksek enerji seviyelerine sahip olma eğilimindedir ve kendileri için en yüksek performanslarından daha azına göz yummadan çok çalışırlar. Bu yaklaşım bir sporcu için sürekli yüksek strese neden olur. Güçlü bir beğenilme ve takdir edilme ihtiyacı olan “başkası odaklı” sporcular tükenmişlik sendromu açısından yüksek bir risk altındadır. Onlar başkalarının acısıyla aşırı özdeşleşme ve içselleştirmeye meyillidirler ve yarışmanın kendisindense sosyal ve kişilerarası ödüllerden motive olurlar. Üçüncü olarak atılgan sosyal becerilere sahip olmayan sporcular tükenmişliğe daha yatkındır. Eğer bir sporcu bir durumun herhangi bir kısmıyla ilgili olumsuz duygularını ifade edemiyorsa, stres yaratan durumun değiştirilmesi pek muhtemel değildir. Ayrıca bir araştırma rekabetle ilgili sürekli yüksek kaygı yaşayan ve kendine güveni düşük çocukların diğer çocuklardan daha fazla stres yaşayacağını göstermiştir. Bu sporcular aynı zamanda sporda tükenmişlik yaşamaya daha meyilli olacaktır.


Tükenmişliği Önlemek ve Tedavi Etmek için Öneriler

Müdahale için en etkili hedef, tükenmişlikle savaşmak için farklı stratejilerin uygulanabileceği durumsal düzey olabilir. Antrenörlerin ve ebeveynlerin davranış ve tavırlarının genç sporcular için büyük bir stres kaynağı olduğu bilindiğinden, antrenör ve ebeveynlerin eğitilmesi genç spor programları için önemli bir unsurdur. Tükenmişliğe karşı benzer bir diğer durumsal savunma, genç sporcuların hayatlarında sağlıklı bir dengeye sahip olduğundan emin olmaktır. Yüksek başarı için bir spora kendini adamak önemli olsa da çok genç yaşta odağın çok dar, çok yoğun ya da çok uzun süreli olması tükenmişliğin ihtimalini önemli ölçüde arttıracaktır.


Bilişsel değerlendirme düzeyinde sporculara olası stresli olayları algılama biçimlerini değiştirmeye yönelik baş etme becerileri öğretilebilir. Kişinin kendisi ile konuşmasını değiştirme ve gevşeme eğitimi gibi bilişsel-davranışsal tekniklerin etkili stres yönetme araçları olduğu kanıtlanmıştır. Bu stratejiler hem bilişsel değerlendirme hem fizyolojik tepki seviyelerine yöneliktir. Davranışsal düzeyde ise sporculara çeşitli etkili baş etme becerileri öğretilebilir.


Tükenmişlikle savaşmak için her bir düzeyde önemli bir unsur olan keyif almadan bahsedilebilir. Çocuklar spora her şeyden önce eğlenmek için katılıyorlar. Eğer ebeveynler ve antrenörler her genç sporcuları etkileyen bir karar verdiğinde bunu akıllarında tutarsa çocukların tükenmişlik yaşama şansı epey düşecektir.

Tükenmişlik yaşayan bir sporcunun tedavisi için ise spordan geçici olarak uzaklaşmak gerekli olabilir.




Kaynakça:

Merkel, D. L. (2013). Youth sport: positive and negative impact on young athletes. Open Access Journal of Sports Medicine, 151. https://doi.org/10.2147/oajsm.s33556

Ogilvie, B. (1979). The Child Athlete: Psychological Implications of Participation in Sport. The Annals of the American Academy of Political and Social Science445(1), 47–58. https://doi.org/10.1177/000271627944500107

Rotella, R. J., Hanson, T., & Coop, R. H. (1991). Burnout in Youth Sports. The Elementary School Journal91(5), 421–428. https://doi.org/10.1086/461664

 

5 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Kommentare


bottom of page