top of page

PİKA SENDROMU VE OTİZM

Pika, gıda dışı, besleyici olmayan maddelerin ısrarla yenmesi ile karakterize edilen bir yeme davranışıdır. Bu yeme davranışı, DSM-5; Amerikan Psikiyatri Birliği kapsamında bir Beslenme ve Yeme Bozukluğu olarak sınıflandırılmaktadır. Pika, besleyici olmayan maddelerin alışkanlıkla yenmesi, tarih boyunca tanımlanmış çok kültürlü bir olgudur. ‘’Pika’’ terimi , Latince, fırsatçı ve gelişigüzel yeme davranışı ile karakterize edilen ‘’saksağandan’’ türemiştir. Bu kuş, yenmeyen eşyaları çalma özelliğine sahiptir, bu nedenle yenmeyen eşyaların yutulmasına bu isim verilmiştir.

Pika hastaları tarafından yutulan maddeler çok sayıda ve çeşitlidir. En sık görülen maddeler kil, toprak , nişasta, buz, kağıt, kömür, çimento, tebeşirdir. Yapılan çalışmalar pikanın erkeklerde kadınlardan daha az görüldüğünü ve yaşla birlikte azaldığını göstermektedir. Başlangıcı yaşam boyu herhangi bir noktada ortaya çıkabilirken, en yaygın olarak çocuklukta başladığı bilinmektedir. Demir-çinko eksikliği, anemi, beyin hasarı, kültürel faktörler, ebeveyn ihmali ve dağınık aile yapısı gibi psikososyal stres faktörleri pika ile ilişkilendirilmiştir. Genel olarak beslenme sorunları ve özel olarak pika, genel topluma kıyasla zihinsel engelli kişilerde çok daha yüksek oranlarda görülür. Zihinsel engel ne kadar şiddetli olursa, kişi pika da dahil olmak üzere çeşitli zorlu davranışlar açısından o kadar yüksek risk altındadır. Pika aynı zamanda ölümcül bir kendine zarar verme türüdür. Özellikle nörogelişimsel bozukluğu olan bireylerde sıklıkla görülür ve genellikle Otizm Spektrum Bozukluğu, Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) ve Dikkat Eksikliği/Hiperaktivite Bozukluğu gibi diğer durumlarla komorbiddir. Pika, otizmli kişilerde o kadar sık görülür ki, bir yazar bunun bozukluğun bir belirtisi olabileceğini düşünmüştür.

Şu anda pika için standart bir tedavi bulunmamaktadır. Pika için mevcut müdahaleler cerrahi, beslenme, farmakolojik ve davranışsal tedavileri içermektedir. Demir gibi besin takviyeleri, pikanın besin eksiklikleri veya fazlalıklarından kaynaklandığı etiyolojik varsayımına dayanarak tedavi için kullanılmıştır Araştırılan çeşitli tedavilere rağmen, bu cerrahi, beslenme ve farmakolojik yaklaşımlar her zaman gerekli veya etkili değildir. Bu nedenle, pika tedavisi için etkili davranışsal müdahalelerin belirlenmesine ihtiyaç vardır. Davranışsal müdahalelerin pika üzerindeki etkinliğini araştıran çalışmalar, zihinsel engelli çocuklarda pika davranışlarında tipik olarak %70 ila %90 azalma olduğunu bildirmektedir. Bununla birlikte, çalışmalar pika tedavisinde kullanılan müdahaleler ve prosedür kombinasyonları açısından farklılık göstermekte, bu da pika sendromuna sahip zihinsel engelli çocuklar için tedavi planlarının geliştirilmesini klinisyenler için zorlaştırmaktadır.


Pika ve Otizm

Pika, otizmli çocuklarda oldukça yaygındır ve gıda dışı madde yediklerinden dolayı potansiyel olarak yaşamı tehdit edebilir. Otizmli çocuklarda pika sendromunun görülmesinin başlıca sebepleri şunlar olabilir:

1. Duyusal uyarım ve düzenleme ihtiyacı

Otizmli çocuklar genellikle duyusal uyarım isterler. Yenilebilir maddelerden daha sık erişilebilen yiyecek dışı maddeler (örneğin oyuncaklar, saçlar), dokularından, kokularından ve tatlarından zevk aldıkları için bu uyarımı onlar için tatmin eder. Daha da önemlisi, otizmli bireylerin çekici buldukları duyusal özelliklere sahip öğeleri aradıkları tespit edilmiştir. Bu öğeleri yutarak, bu davranış yoluyla duyusal geri bildirim deneyimledikleri için pika davranışını otomatik olarak pekiştirir. Bu nedenle, gıda dışı maddeleri yeme davranışı sürdürülür ve kırılması zor bir davranış olabilir.

Bu faktörün üstesinden gelmenin bir yolu, çocuklara oyuncak ve yiyecek gibi alternatif uyarım biçimleri sağlamaktır. Bu durumda amaç, uyarım türü açısından eşleşen rakip uyaranlar kullanarak sonunda onları uyarım ihtiyaçlarını karşılayan daha uygun öğelere yönlendirmektir. Örneğin, ağız yoluyla uyarılmayı arzulayan bir çocuğa dişlerini fırçalaması için bir diş fırçası veya ağızda uzun süre kalabilecek bir sakız verilebilir. Çocuğa daha uygun uyarım yolları sağlamak için eşleştirilmiş uyarıcıların kullanıldığı bu yöntemin pika davranışını önemli ölçüde azalttığı bulunmuştur. Bu yöntemin mantığı şudur: Eğer pika otomatik pekiştirmeyle, örneğin oral uyarımla sürdürülüyorsa, benzer uyarım sunan daha uygun öğeler (yenilebilir) sağlamak potansiyel olarak pika davranışını azaltır.


2. Yiyecek ve yiyecek olmayanları ayırt etmede güçlük

Bazı otizmli bireylerin iletişim becerilerindeki eksiklik ve algılama eksiklikleri nedeniyle, birçok çalışma otizmli çocuklarda pika davranışını yiyecek ve yiyecek olmayanları ayırt edememelerine bağlamıştır. Yenilebilir ve yenemez maddeleri ayırt etmedeki bu zorluğun bir diğer olası faktörü, bu çocukların gelişimsel olarak ağızlarına alma aşamasını henüz atlatmamış olmaları olabilir. Farklı nesneleri düşünmeden ağzına götüren küçük bebeklere benzer şekilde, otizmli çocuklar da yiyecekleri yiyecek olmayanlardan ayırmayı henüz öğrenememiştir.

Bu sorun, çocuk ile birlikte yiyecekleri yiyecek olmayan maddelerden ayırt etmeyi öğretecek, beceri geliştirici uygulamalar yapılarak çözülebilir. Örneğin, masaya birkaç yiyecek dışı madde ve çocuğun en sevdiği yiyecek tabağa koyulabilir. Ardından çocuk tabaktan yemek yediğinde ve yiyecek olmayan maddeleri ağzına götürmediğinde, bir oyuncak almasına veya televizyon izlemek gibi sevdiği bir aktiviteye katılmasına izin vererek ödüllendirilebilir. Bu uygulama, gıda dışı maddeleri yemekten kaçınmalarını destekleyebilir.

28 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page