PSİKANALİZ VE PSİKOKOTERAPİNİN SEMPTOMA BAKIŞ FARKI
Psikanalizi elbette duymuşsunuzdur, eğer duymadıysanız muhakkak Freud’u duymuşsunuzdur. Eğer bunları duymadıysanız şimdi duymak üzeresiniz.
Hızlıca psikanaliz: Sigmund Freud’un otoanalizi ve gördüğü histerik kadınlar sayesinde ortaya çıkmış ilk hastaların Anna O’nun ifadesiyle ‘konuşma kürü’ olarak nitelendiren insan ruhsallığında ilk 6 yılın çok önemli olduğunu ve sonraki yılların da adeta bu 6 yıl içinde yaşananların yansıması olduğunu söyleyen, insan yaşantısındaki cinselliğin önemini vurgulayan ve insan ruhsallığındaki temel sorunların bilinçdışında yaşanan çatışmalardan kaynaklandığını dile getiren bir disiplindir. Ortaya çıktığı 1900’lü yıllardan itibaren ve çokça değişime ve evrime uğramış pek çok farklı ekolün ortaya çıkmasına ve beslenmesinde rol almıştır.
Psikanalizde bir analist ve bir analizan(hasta, danışan) olur ve analizan serbest çağrışım tekniği ile zihninden geçenleri olabildiğince sansür uygulamadan açıkça ifade eder ve ortaya çıkan çağrışımlar ile analiz sürdürülür. Freud’un hastasının bu tekniğe konuşma kürü olarak nitelendirmesi boşuna da değildir görüldüğü üzere. Psikanaliz konuşma terapilerinin başlangıcı sayılabilir.
Psikanalizde analizanın getirdiği sorun, şikâyet veya semptom ile direkt ilgilenilmez. Semptomum ardında yatan sebep, yani bilinçdışındaki hangi çatışmaların, farkında olunmayan hangi süreçlerin bu semptoma yol açtığı ve semptomun şu an kişinin hayatında neye hizmet ettiği nerede olduğu ile uğraşılır, amaç semptomu yok etmek kişinin hayatından çıkartmak de. Psikanalize göre bilinçdışı çatışmalar, bilinçdışı malzemeler ile çalışıldıkça, içgörü kazanıldıkça semptom kendiliğinden kaybolur, düşer.
Diğer türlü bir semptom ortadan kaldırılsa bile aynı veya farklı bir şekilde tekrardan ortaya çıkmaktadır. Zira insan ruhsallığı dinamik bir süreç adeta kaynayan bir düdüklü tencere gibidir. Ne kadar tencerenin kapağını açıp içerideki buharı dışarı çıkarsak da tencere kaynamaya devam ettikçe tekrardan basınç artacak ve düdük ötmeye devam edecektir. Tencereyi havalandırmak yani semptomu bir süreliğine ortadan kaldırmak geçici bir çözümdür.
Günümüzde yüzlerce farklı psikoterapi ekolü vardır. Dolayısıyla her bir yaklaşımın ayrı ayrı soruna bakış açısını anlatmamız mümkün değil. Ancak günümüzde çoğu ve en yaygın psikoterapilerde şimdi ve burada konuşulur. Semptom ile çalışılır ve semptomum ortadan kaldırılması amaçlanmaktadır.
Yani psikanaliz semptomun, sorunun ardıyla uğraşır amacı semptomu ortadan kaybetmek değildir, çoğu psikoterapi ise semptomu ortadan kaldırmayı amaçlar.