PSİKOTERAPİ GERÇEKTE NE DEĞİLDİR?
Yaşadığımız yüzyıl belki de terapi çağı. Filmlerde dizilerde sosyal mecralarda ve çoğu yerde hep karşımızda bu psikoterapi. İlk kez Freud'la başlayan bu yöntem günümüzde nasıl anlaşılıyor?
Terapi, psikolog, psikoloji, narsisim, depresyon, manipülasyon, anksiyete atakları, kötü ebeveynler, bipolar kişiler, travmalar ve daha birçok terim. Hepsi dilimize girdi çoktan hatta artık her dizide bir terapist ve terapi seansı görüyoruz bile.
Peki duyduklarımız doğru mu, terapi ne değildir ne beklememeliyiz?
Psikoterapi normalde arkadaşımızla, sevgilimizle yaptığımız dertleşme, bir kafede içilen kahve eşliğinde yapılan derinlemesine konuşmalara elbette hiç benzemez.
Tamamıyla farklıdır.
Farkı şuradan gelir ki en başta bir uzman tarafından dinlenirsiniz.
Arkadaşlarımızla yaptığımız dertleşmeler karşılıklıdır ancak bir terapist sizinle dertleşmez. Diğer kişiler tanıdığınız, size karşı subjektif ve taraflıyken bir terapist size yabancıdır tamimiyle objektif ve tarafsız bir şekilde sizi dinler. Arkadaşınızla yaptığınız konuşmada birçok şeyden konuşabilirsiniz ancak seans odasında sadece kendiniz ve yaşantınız hakkında konuşursunuz.
45-50 dakika boyunca sadece kendimiz, sorunlarımız yaşadığımız iyi veya kötü şeyler hakkında konuşmak ve dinlenmek oldukça zordur, belki çoğu zaman kaygı uyandırır. Seans odasında terapistten duyacaklarınız da yalnızca sizin hakkınızda ve seans odasında konuştuklarınız olacaktır. Aslında bu durum bir yandan da zorlayıcı bir süreçtir ve hiç de kolay değildir.
Psikoterapi seanslar sonucunda her zaman çok mutlu ayrıldığınız, terapiye giderek tüm yüklerinizden kurtulduğunuz sadece iyi hissedilen bir yer değildir.
İyi bir psikoterapi zordur. Amacı da kişinin her seanstan mutlu ayrılması ya da rahatlaması değildir. Seanslara gitmeden önce kaygılanırız, bazı seanslardan dayak yemiş gibi çıkarız. Bir yaranın iyileşmesi elbette sadece iyi hissetmekle olmaz tedavisi için acı da çekilir.
Psikoterapi, bir uzmanın size öğütler verdiği, size hangi kararların daha iyi geleceğini söylediği sizi yönlendirdiği bir yer değildir
Etik ilkelere sahip bir terapist size öğüt vermez, hangi kararları almanız gerektiğini söylemez sizi yönlendirmez. Zira bir terapist ruh sağlığı uzmanıdır sizin hayatınızın uzmanı değildir. Terapinin bir amacı da hayatın ve semptomun sorumluluğunun alınmasını sağlamaktır.
